yalnızlığın en çok koyduğu an

• paylaşmak ihtiyacı hissettiren durumları sessizce kendi içinde yaşamaktır.
• yemek yemeğe gittiğimde dışarı bakan tekli taburelere geçip en azından dışarıyı izlemeyi beklerken garsonun menüyü vermeden önce yalnız bir kadının yanına oturduğum için bahane uydurarak son kalan çift kişilik masaya geçirme çabasıydı.
• guzel gecen bi gunun ardindan sevdigin insanin yanindan mecburi bi sekilde gitmesi ve senin asla donmek istemedigin bok cukuru yasam alaninda tek basina got kadar odada duvari seyrettigin an.
• üstüne soğuk 2 bira dökecek memelerin bulunmadığı an bunlardan birini belirtir.
• bazen sadece birini hissetmek istersiniz. sizi destekleyen ve anlayan birinin hayatta olması güç verir insana. özellikle yorganı üstünüze çektiğinizde yapayalnızlığınızı hissedersiniz. bu onurlu ve gururlu yalnızlık ile başbaşa kalmak zordur ama değerlidir işte..
• kavanoz kapağını açamadığın o dakika.
• net
  
  sevgililer günüdür.
• böyle 2-3 günlüğüne yatılı bir misafirin gelmiştir. evde sürekli bir ses ve hareketlilik olur. onları yolcu ettikten sonra derin bir sessizlik akabinde bu durumu çok yoğun hissediyorum..
• 14 şubatlar.
• mutlu olduğun andır. derler ya mutluluk paylaştıkça çoğalır diye paylaşamayınca bir anlamı kalmıyor o mutluluğun. hüzne dönüşüyor her şey her mutluluk.